8 Aralık 2010 Çarşamba

Tayyip Kitabı: Bir Liderin Doğuşu Recep Tayyip Erdoğan

Kitabın Adı: Recep Tayyip Erdoğan Bir Liderin Doğuşu
Yayınevi: Meydan
Yazarları: Hüseyin Besli ve Ömer Özbay
Kitabı okumayı Bitiriş Tarihi: 08/12/2010 - İstanbul

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın siyasi yaşamının önemli bir kesiti 'Bir Liderin Doğuşu: Recep Tayyip Erdoğan' adıyla kitaplaştırıldı. Meydan Yayınevinden piyasaya çıkan kitap Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın siyasi yaşamındaki yol arkadaşlarından AK Parti İstanbul milletvekili Hüseyin Besli ile Şair-Yazar Ömer Özbay tarafından kaleme alındı. Kitapta Başbakan'ın gençlik yıllarından başlayarak Başbakanlık koltuğuna oturduğu güne kadar geçen siyasi yaşamı ele alınmıştır. Ayrıca ilk kez yayınlanan resim ve belgelerle zenginleştirilmiştir.

İrfan'ın Notu:
Kitapta ilgimi çeken birkaç notu paylaşmak istiyorum:
Bir kaza sonrası (Tayyip Öncesi): "Hastaneye vardığımızda, bir hastabakıcı: Emekli sandığımı, SSK mı diye sordu. SSK'lıyız deyince: Biz bakamayız, dedi. SSK hastanesine gideceksiniz. Ambulans bizi SSK hastanesine getirip bıraktı." (Sh. 36)
Şu anki sağlık sistemini, eczanelerden ilaç alımı sistemini düşündüğünüzde, o gün kaza da yapsanız ayrım yapıldığından dolayı yolda da ölebilirdiniz. Ve ben bunu büyük bir kazanım olarak buluyorum.
Yine Tayyip öncesi bir not: "Toplantıya katılan üyelerin tamamı söz alır, fakat bir sonuca varılamaz. Saat 20.00 sıralarında, Özdemir Bayraktar'ın teklifiyle, konu üzerinde görüş birliği sağlanıncaya kadar toplantıya devam etme kararı alınır ve ikinci tur görüşmelere başlanır" (sh.95)
Burda da yine görüyoruz ki Özellikle Kıbrız müzakerelerinden hatırladığım kadarı ile sonuç alınıncaya kadar toplantılar devam etmeli.
Erbakan'ın bilinen yüzüne örnek teşkil edilecek bir başka not: "Tayyip Erdoğan'ın, Genel merkezi endişeye sevk eden uygulamalardan biri ve belki de en önemlisi, İstanbul İl yönetiminde parti içi demokrasiyi sağlamış olmasıydı. Bu uygulamanın diğer il teşkilatları tarafından örnek alınması ve yaygınlık kazanması ihtimali Genel Merkez'in yönetim anlayışına ve Hoca'nın tartışılmaz otoritesine yöneltilmiş bir tehdit olarak algılanıyordu. Çünkü, Parti'nin (Refah Partisi, İ.K.) merkez liderliği, politik liderlikten çok nomenklatura bir hüviyete sahipti, kapalı, buyurgan ve seçkinciydi. Mutlak itaat dışında başka bir ilişki biçimine iyi gözle bakmadığı gibi, buna yeltenenleri de en ağır biçimde itham etmekten kaçınmazdı." (Sh. 97)
Numan Kurtulmuş'un başına gelenleri gördüğümüzde, bunu hiç kanıksamadığımı söyleyebilirim.
Hocanın diktatörlüğüne bir delil daha: "Hoca otoriter bir insandı, liderliği ise tartışılmaz... Sözünün üstüne kimse söz söyleyemezdi. Toplantılarda Hoca, herkes fikrini söylesin dediği zaman üç türlü görüş bildirme şekli vardı. Birincisi: Hocanın o konuda ne düşündüğünü bilir ya da tahmin eder, ona göre konuşur ve aferin alırdı. İkincisi: Hocadan sonra ancak konuşur ve onun dediklerini tekrarlar. Üçüncüsü ise: Hiç konuşmazdı. Dördüncü bir şık daha vardı ama riskliydi. Benim gibi, Tayyip bey gibi eleştirel yaklaşanların görüş bildirme tarzıydı ve tabii hiç hoş karşılanmazdı. (sh. 254)
Notlarımıza devam edelim:
“Yenilikçilerin, desteğini kazanmak istediği isimlerden biri de o sırada Fazilet Partisi İstanbul İl Başkanlığı görevini yürütmekte olan Numan Kurtulmuş’tur.
Konuyla ilgili daha önce yapılan temaslar sonuçsuz kalınca, Tayyip Erdoğan, kendisinden nihai bir görüşme talep eder. İstanbul’da Denge Şirketi’nde bir araya gelirler.
Numan Kurtulmuş, gelenekçilerle birlikte hareket etme konusunda kararlıdır ve kararını hiçbir şekilde değiştirmeyeceğini söyler.” (sh. 263)
Tayyip Erdoğan’ın gelişimini üç aşağı beş yukarı bütün Türkiye gibi biz de takip ettik. Kendisine uygulanan haksızlıkları yakinen tüm Türkiye’nin bildiği gibi biliyorum. Türkiye halkının önemli bir kesiminin kendisini sevdiği bir vakıa. Fakat şunu dile getirmek haksızlık olmaz herhalde. Kitap okuyucu açısından hiç sıkmadan ilerler. Fakat bir liderin doğuşunu, sanki sahabe hayatını anlatır gibi anlatması bana göre bir handikap. Fakat buna rağmen Tayyip Erdoğan yakın geçmişini tekrar okumak faydalı olur diyenlere tavsiye ederim.

1 yorum: