26 Eylül 2010 Pazar

Bana ne ama ne yapayım: BU ZİHNİYETTEN TİKSİNİYORUM

Bu ülkede yaşıyorum. Bu ülkenin olaylarına duyarsız olamayız. Evet, toplum ile çok farklı temel görüşlerimiz var. Ama inanın hangi görüş ve fikir olursa olsun, izlemiş olduğunuz bir film, okumuş olduğunuz bir roman; ilk tavrınız o olayın içerisindeki kahramanların durumuna göre vicdanen adalet tarafını tutmanızdır. Ben mümkün olduğu kadar bu ölçüyü muhafaza etmeye çalışıyorum.
Saadet Partisi'nde yaşanan olaylara bakar mısınız? Bana ne deyip kenara çekilebilirsiniz belki. Sandığa gidip oy kullanmayabilirsiniz de aynı zamanda. Ya da farklı bir tercihde bulunabilirsiniz. İnsani özelliklere sahip olan vicdan sahibi biri şu yaşananlara ne diyebilir?
Daha önce de Saadet Partisi'nin kongresinde yazan bir yazı dolayısı ile çok sert bir şekilde eleştirmiştim. Küçük olsun benim olsun zihniyeti, cemaatlerde ve örgütlerde maalesef sürüyor.

Şimdi soruyorum, Numan Kurtulmuş gibi bir beyefendi insanı kazanmışsınız, utanmadan, arlanmadan, hiç yüzünüz kızarmadan, hem toplum önünde rezil ediyorsunuz (iftarda yapılan rezillikler) hem de hiçbir zaman bu camianın geçmişinde görülmemiş kayyum cingözlüğü ile partiyi saltanat diktasına dönüştürmeye çalışıyorsunuz.
Saadet partisindeki "beyaz saçlılar" denilen, benimse "dinazorlar" adını verdiğim güruhun, şu son dönemlerinde aile şirketi gibi yönetmek istedikleri partinin düştüğü duruma bakar mısınız.
Beter olsun bu zihniyet...
Yetenekli insanları bir koltuk uğruna harcayan tüm zihniyetler beter olsun.
Dinazorlar yeryüzünden kalktı diyorlar, oysa ben her tarafta bu dinazorlardan görüyorum.
CHP'de Hz. Peygambere küfreden ve halkı aşağılayan, Dersim katliamını normal bir saldırı gibi gören dinazorlar görüyorum.
Saadet Partisinde, kendi saadetleri için haksız ve iğrenç ayak oyunları ile namuslu insanların ayaklarını kaydıran dinazorlar görüyorum.
İslami cemaatlerde, kardeşinin etinin lezzetinden tiksinmeyenler görüyorum.
Fasıkların haberlerini kendilerine ilke olarak benimsemiş burnu büyükler ve ukalalar görüyorum.
Abilik koltuğundan ayrılmayan küçük firavunlar görüyorum.
İslam kardeşliği diyerek yürürken arkadan hançerleyenler görüyorum.
Bu yüzden ey Saadet Partisine gönül vermiş kitleler, görün bunları ki dinazorların yok olması için sizin de elinizden bir şeyler gelsin.


Numan Kurtulmuş da o partiden ayrılması durumunda bana göre değerine değer katmış olur. Ayrılmayıp mücadele ederse de hiçbir şey diyemem. Ama ayrıldığında "kendi bokunuzla oynayın" anlamına gelir ki bu tavrı takdire şayan bulurum.

---------------------------

DİPNOT: Yukarıdaki yazıyı yazdığım tarih bellidir. Bugün itibari ile yeni bir gelişme oldu. Bu gelişme ile ilgili herhangi bir yorum yapmaya gerek yok, videoyu izleyin anlarsınız...
http://video.cnnturk.com/2010/haber/10/1/kurtulmus-ve-ekibi-spden-ayrildi

1 yorum:

  1. Erbakan'dan sonra biraz yıldız'ı parlayan adam'ı kendileri indiriyorlar gerçekten enteresan. Bu adam yarın öbür gün AKP'ye katılsa, biz baştan öngörmüştük derler.

    YanıtlaSil